Bu yıl altıncısı gerçekleştirilen GE Küresel İnovasyon Barometresi, yeni sanayi devrimi ile birlikte bütün endüstrilerde kendini göstermeye başlayan 3D üretim yöntemleriyle ilgili dikkat çekici bulgular içeriyor. Araştırma, üç boyutlu yazıcıların potansiyelini, pazarlarda sağlayacağı faydaları ve etkileyeceği sektörleri gözler önüne seriyor.
3D üretim hâlihazırda bütün üretim alışkanlıkları üzerinde ciddi değişimler yarattı. Başta plastik malzemeler ve 3D yazıcılarla başlayan bu süreç, prototip üretim süreçlerini hızlandırmak ve tedarik sürecini kısaltacak bir yöntemken bugün; endüstriyel üretimde metal tozları ile çalışan, havacılık, enerji ve sağlık alanlarında kullanılmaya başlanan bir üretim yöntemine dönüştü.
2018 GE Küresel İnovasyon Barometresi bütün endüstrilerde üretim alışkanlıklarını değiştiren bu yeni üretim tekniğini, özel bir kategoride ele aldı. 20 farklı ülkeden Türkiye’ninde dahil olduğu toplam 2.090 inovasyon yöneticisinin katıldığı araştırma, bu yeni üretim tekniğiyle ilgili oldukça önemli veriler sundu.
Araştırmanın verilerine göre bütün dünyada 3D yazıcıların potansiyeli yöneticileri heyecanlandırıyor. Küresel yöneticilerin %63’ü, Türk yöneticilerin ise %79’u üç boyutlu yazıcıların pozitif bir etki yaratacağına inanıyor. Üç boyutlu yazıcıların sağlayacağı faydalar Türk yöneticilere sorulduğunda ise; %93’ü yaratıcılığı artıracağını, %94’ü ürünlerin piyasaya daha hızlı sürüleceğini, %96’sı maliyetleri azaltacağını, %89’u rakipleri geride bırakacağını ve %80’i de çevre kirliliğini engellemeye katkı sağlayacağını söylüyor. Küresel yöneticiler ile karşılaştırdığımızda Türk yöneticilerin bu konuda daha iyimser olduğunu söylemek mümkün.
Video oynatıcı
00:00
00:25
2018 GE Küresel İnovasyon Barometresi’nin bu konuda sunduğu en önemli verilerden biriyse dünya çapında yöneticilerin %53’ünün, 3D üretimin henüz tam potansiyeline ulaşmadığını belirtiyor.
Video oynatıcı
00:00
00:20
Bu oran, aslında GE’nin yeni iş kolu olan GE Additive’in ne kadar geniş bir pazar potansiyeli olduğunu da özetliyor. GE, 2017’de yeni iş kolu olarak GE Additive yani GE Katmanlı İmalat’ı kurdu. Ancak bu konudaki çalışmalarımız GE Havacılık bünyesinde 2012 yılında başladı. Katmanlı İmalat gibi yeni teknolojilere önem vermemizin, yatırım yapmamızın arkasında yatan temel neden, 125 yıldır start-up ruhunu koruyor olmamızdan geliyor. Bu teknoloji gerçek bir devrim ve inovasyonu merkezine alan, kültürünün bir parçası haline getiren her şirket bu dönüşümün getireceği yeni üretim dalgasını hissedebiliyor.
Katmanlı İmalat teknolojileri sayesinde daha önce üretimi mümkün olmayan geometrik şekiller artık yekpare olarak üretilebiliyor. Üstelik daha hafif, daha dayanıklı ve daha az maliyetli oluyorlar. GE’nin havacılık endüstrisinde hayata geçirdiği bir çözümüne bakabiliriz. Konvansiyonel yöntemlerle birçok alt parçadan oluşan LEAP motorunun yakıt püskürtücüsü artık 20 yerine 1 parçadan üretilebiliyor. Böylece parçanın ağırlığı %25 oranında düşüyor ve yakıt tasarrufu sağlayarak endüstrinin karbon ayak izini küçültüyor. Parçanın dayanıklılığının eskisine göre dört kat artması ise bakım aralıklarının uzamasını ve bakım maliyetlerinin düşmesini sağlıyor. Program boyunca 200 binden fazla parça oluşturulacak.
Bu teknolojilerin Türkiye’de kullanımı açısından önemli iki avantajı var: Birincisi,Türkiye’de üretim yapan endüstrilerin, bu teknolojiyi kullanarak kapasitelerini ve verimliliklerini artırmaya uygun endüstriler olması. Örneğin, ülkemizde otomotiv ve havacılık gibi sektörlerde güçlü bir üretim endüstrisi var, bu da katmanlı üretim için dev bir potansiyele sahip olduğumuzu gösteriyor. İkincisi ise GE Türkiye Teknoloji Merkezi’nin katmanlı imalat teknolojisine oldukça hâkim olması ve endüstrilerin ihtiyaç duyacağı bilgi ve tecrübeye sahip olması. GE’nin en yeni motorlarında kullanılmak üzere, katmanlı imalata yönelik parça tasarımları, süreçleri ve onarımlarını geliştiren bu merkezimiz, yetkinliklerini her geçen gün daha da arttırıyor. Hatta GE Türkiye Teknoloji Merkezi’nde de bu konuda çalışan mühendislerimizin sayısı her geçen gün artıyor. 2017 başına kıyasla 2018’de yeni işe alımlarla yazılım ve katmanlı imalat ekibi toplamda 100 mühendise ulaşacak.
GE, uzun vadede yeni iş kolunun potansiyel pazarının 75 milyar dolar civarında olduğunu öngörüyor. 2020’ye kadarsa bu iş kolunda 1 milyar dolarlık bir alan açmayı hedefliyor.
Araştırmanın bu konuda sunduğu bir diğer önemli veri de 3D üretimin en büyük etkiyi yaptığı ülkenin %61 ile Hindistan olması. Bu oran %8’lik bir farkla ABD’den bile yüksek. Barometre aynı zamanda bu üretim tekniğinin hangi endüstrilerde en büyük etkiyi yarattığını da gözler önüne seriyor. %52’lik bir oranla ileri teknoloji üretimi bu konuda en çok etkilenen alanken, benzer oranlarda sağlık, enerji ve otomotovinin de etkileneceği yönde olması.