GE’deki staj deneyimimin çok farklı olacağı staj görüşmemde şu anki müdürümle yaptığım yarım saatlik sohbetten belliydi. Müdürüm görüşmeye gelmeden önce CV’imdekileri zaten biliyordu: eğitim bilgilerim, not ortalamam, bildiğim diller…
Staj mülakatımda kısaca kendimi tanıtmamı istedikten sonra bana sorduğu soru, GE’nin ne kadar farklı olduğunu o anda göstermişti…
Müdürüm kadınların iş dünyasındaki önemi ve kadının ekonomik hayata katılmasının kadının toplumsal yapıdaki konumuna etkilerini sormuştu. Daha önce 30’dan fazla staj görüşmesine gitmiştim ancak böyle bir soruyla ilk defa karşılaşmıştım. Mülakata gelmeden önce GE’nin portfolyosunu incelemiş, sürdürülebilirlik ve yıllık raporlarına göz atmış, GE Türkiye Blog ve GE Türkiye Twitter ve Instagram hesaplarını takip etmiştim ancak böyle bir soruyu kesinlikle beklemiyordum. Gerçekten çok keyifli ve kaliteli bir sohbetti.
İş mülakatları birlikte çalışacağın insanı tanımak, değerlerini/fikirlerini anlamak için yapılmalı.
İlk defa bu seviyede ve amaca bu kadar iyi hizmet eden keyifli bir mülakat geçirmiştim. Görüşme sonunda müdürüm çok parlak ve enerjik olduğumu, evlilik- çocuk gibi nedenler yüzünden asla kariyerimden vazgeçmememi tembihledi ve hatta benden söz aldı. Görüşmeden sonra bu sağduyulu, karşısındaki kişinin fikirlerine önem veren, şirketin mali durumu, sürdürülebilirlik değerleri gibi 10-15dakikalık bir internet araştırması ile edinilecek bilgilere değil de kişinin toplumsal sorunlara bakış açısını merak eden Özlem Aksoy gibi bir yönetici ile çalışma fikri beni çok heyecanlandırmıştı. Staja başladıktan sonra gördüm ki insana değer verme, olaylara sağduyu ile yaklaşmak aslında GE’nin DNA’sında varmış.
+1000 sayfa çeviri kontrolü
+7 açılış, sponsorluk ve proje
+35 blog yazısı
+20 kısa röportaj
+45 Toplantı
GE Türkiye İletişim ekibinin bir üyesi olarak geçirdiğim ayları bu rakamlar elbette ki anlatamaz. GE gibi enerji, sağlık, ulaşım gibi alanlarda faaliyet gösteren dijital endüstriyel dev bir şirketin iletişimini yapmak müthiş bir tempoda çalışmayı, birçok proje ve etkinliği eş zamanlı planlama ve yürütmeyi, farklı departman ve iş kollarından kişilerle aynı masada kafa yorup yeni projeler için ter dökmeyi gerektiriyor. Burada geçirdiğim süre zarfında çok güzel ve değerli insanlar kattım hayatıma.
Böylesine genç dinamik ve başarılı çalışanların olduğu bir şirkette staj yapıyorsanız gerçekten zaman su gibi akıp geçer.
Başlangıç seviyesinden üst düzey yönetici hatta CEO seviyesine kadar bir çok değerli GE çalışanıyla ortak projelerde çalışma fırsatı yakaladım. Hepsi işini tutkuyla ve büyük bir sorumluluk bilinciyle yapıyordu. Hepsinden çok şey öğrendim. Kendimi bir stajyerden ziyade gerçek bir GE çalışanı olarak hissettim.
Yukarıdaki selfie aslında GE’de işlerin ne kadar ciddiyet ve sorumluluk bilinciyle yapılırsa yapılsın yine de samimi ve sevgi dolu ortamın varlığını ispatlıyor. Aynı selfie’de (özçekim) bulunduğum kişiler: Canan M. Özsoy (GE Türkiye CEO’su), Rania Rostom (Chief Innovation and Communication Officier, MENAT), Viv Goldstein (Director,Global Innovation Acceleration ) ve biricik çalışma arkadaşım Aslı Duran (GE Türkiye İletişim Yöneticisi)
Burada öğrendim ki; işini gerçekten seven insanlar mesai bitimine kadar değil gerektiği kadar çalışıyor.
Zor zamanlarda yapılan iletişim sağduyulu, insan hakları doğrultusunda ve eşitlikçi bakış açısıyla yapılmalı. İstediğiniz sonucu çalışanlarınıza sebepleriyle birlikte anlatmanız çalışanınızın yaptığı işe anlam yüklemesine ve ortaya konan işin çok daha kaliteli olmasını sağlıyor.
Kimsenin herşeyi bilmesi mümkün değil bu yüzden soru sormaktan çekinilmemeli.
Öğrendim ki sormak öğrenme yolundaki en önemli adım.
Dünyayı dönüştüren bu muhteşem şirketin iletişimini yapan ekibin gerçekten bir parçası olmanın gururu; hayatıma kattığım insanların mutluluğu ve GEnius Staj Programı’nın – her gününde yeni şeyler öğrenerek de olsa- sonuna gelmiş olmanın hüznüyle yazımı sonlandırıyorum.
Neslihan Yurt
Boğaziçi Üniversitesi İşletme & Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler