Dünyanın enerji ihtiyacını yenilebilir enerji ile daha sürdürülebilir bir şekilde elde etmek için yarış sürüyor. Peki bir türbin üreticisi nasıl enerji fiyatlarını daha aşağı çekecek yöntemler üretebilir?
Büyük düşünerek!
GE’nin 158 metre rotor çapına sahip yeni 4,8 MW‘lık türbini, Avrupa’daki 5.000 konuta enerji sağlayabilecek şekilde üretildi. Segmentteki en büyük rotor ile yenilikçi bir kanat tasarımına sahip 4.8-158 türbini, Yıllık Enerji Üretiminde (AEP) bir önceki GE türbinine göre %30’luk bir iyileşme sağlayarak düşük ve orta rüzgâr hızlı sahalardaki müşterilerin enerji maliyetlerini düşürüyor. Bir taraftan da en düşük ses emisyonu düzeylerini karşılayan türbin, normal operasyonlar sırasında 104 dB’e kadar inebiliyor- yani küçük bir traktörün çıkaracağı sese kadar.
Şimdi bu devin boyutlarını anlamanıza biraz yardım edelim: 1980’lerde, ilk ticari rüzgâr türbinlerinin devreye girmeye başladığı zamanlarda üretilen türbinlerin kanatlarının süpürme alanı, neredeyse bir basketbol sahası kadardı. Şimdi bu alanın büyüklüğü yeni türbinle birlikte bir Amerikan futbolu sahasının bir buçuk katı kadar. Bu alanı bir Boeing 747-8’in kanat açıklığı olarak da düşünebilirsiniz. Ya da şöyle söyleyebiliriz; bir kanadın ucundan yürümeye başlarsanız, siz diğer kanadın ucuna gidene kadar ortalama iki dakika geçmiş olurdu. (Eğer Usain Bolt olsaydınız tabii ki bunu 15 saniye gibi rekor bir sürede de tamamlayabilirdiniz.)
Bu rakamlar rotor çağı, yani kanatların döndüğü alanın genişliği ile ilgiliydi. Peki daha yüksek bir rakam duymaya hazır mısınız? Mesela bu kanatların ve makine dairesinin kuleye yerleşmesiyle birlikte uzunluğu… Tam 240 metre! Daha büyük bir rotor ve yüksek kulelerin bir arada bulunması, türbinin daha yüksek rüzgâr hızlarını almasını ve daha fazla enerji üretmesini sağlıyor.
77 metre uzunluğundaki karbon kanatlar, LM Wind Power‘ın geçmişteki güçlü performansından ve malzeme inovasyonlarından yararlanıyor. Bir yandan da şirketin bugüne kadar sunduğu en uzun kara tipi kanatları olma özelliğini taşıyor. Rotor, spesifik müşteri ve saha gerekliliklerine bağlı olarak, özelleştirilmiş karbon kanatlarla çeşitli koşullara göre adapte edilebilir. Bu esneklik, GE’nin yüksek verimli ürünler sunmada ve elektrik maliyetini aşağı çekmede müşterilere yardımcı olmasını sağlıyor.
GE‘nin Onshore (Kara Tipi) Rüzgâr Enerjisi İş Alanı Başkan ve CEO‘su Pete McCabe, yeni türbinin tanımı ile ilgili, “4.8-158 tasarımı, türbin teknolojisi ve verimlilik için atılan önemli bir adım. Şu anda bu türbini sizlere tanıtıyor olmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Türbin, Türkiye, Almanya ve Avustralya gibi düşük ve orta rüzgâr hızı olan bölgeler için uygun” diyor.
GE‘nin en güçlü kara tipi türbini, 30 binden fazla rüzgâr türbininden oluşan şirket filosundan elde edilen iş zekâsı bilgileri kullanılarak geliştirildi. Böylesine büyük bir kurulu güçten elde edilerek analiz edilen veriler, GE‘nin yeni nesil kontrol sistemiyle 4.8-158‘e güç veriyor. GE‘nin Varlık Performans Yönetimi (Asset Performance Management, APM), Siber Güvenlik (Cybersecurity) ve İş Optimizasyonu (Business Optimization, BO) gibi Predix tabanlı uygulamalarını kullanan müşterilerimiz, rüzgâr santrallerinin yaşam döngüsünün uzatılması ve santral ekonomisinin iyileştirilmesi de dahil olmak üzere birçok iş sonucuna ulaşıyor.