Bir insanı doğurmak, büyütmek, bir yandan da kendi hayatını devam ettirmek belki de dünya üzerindeki en zorlu “çoklu görev”. Bu yazımızda bahsedeceğimiz anneler; yepyeni bilim dallarını doğuran, önemli icatları büyüten ve bilimi adeta çocukları gibi sevenler… Karşınızda sizin için seçtiğimiz bilimin anneleri!
Marie Curie
“Madam Curie” olarak da tanınan Marie Curie, radyoloji biliminin annesidir. Uranyumla yaptığı deneyler hayatına mâl olsa da onun radyoaktiviteyi keşfetmesini sağladı. Polonyum ve Radyum elementlerini keşfedip Nobel Ödülü’nü alan ilk kadın, aynı zamanda iki kez Nobel Ödülü alan ilk bilim insanı oldu.öne
Ada Lovelace
“Analitik Motoru” adıyla bilinen erken dönem genel amaçlı mekanik bilgisayar üzerinde yaptığı çalışmalarla tanınan Lovelace’in bu bilgisayar hakkında oluşturduğu notlar, bir makinenin işlemesi için yazılan ilk algoritmayı içerir. Bu algoritma onun “bilgisayar programcılığının annesi” olarak tanınmasını sağladı.
Mildred Dresselhous
“Karbon biliminin annesi” olarak tanınan Dresselhous, bilim ve mühendislik alanlarında kadınlar için öncü rol oynayan bilim insanlarından biridir.
Fotonlar, elektron – foton etkileşimleri, karbon nano-tüpler ve düşük boyutlu termoelektrik gibi konularda çalışmalar yürüttü.
Geçen yıl Şubat ayında hayatını kaybeden Dresselhous’un yüzü, New York’taki Grand Central terminalinin tavanında, diğer kadın bilim insanlarıyla birlikte yerini almıştı.
Sonja Kowalewsky
“Analiz biliminin annesi” olarak kabul edilen Kowalewsky, diferansiyel denklemlere ve mekanik alanlarına da katkıda bulundu. Kuzey Avrupa’da tam profesörlük unvanı alan ilk kadın olarak tarihe geçti. Ayrıca Kowalewsky, bilimsel bir dergide editörlük görevi üstlenen ilk kadın oldu.
Stephanie Kwolek
Amerika’nın en tanınmış kimyager ve malzeme bilimcilerinden biri olan Kwolek, kurşungeçirmez bir madde olan Kevlar’ın annesi olarak ün yaptı. Çalışmalarıyla Ulusal Mucitler Onur Listesi’ne giren dördüncü kadın oldu.
Jocelyn Bell Burnell
Henüz yüksek lisans öğrencisiyken yaptığı keşifler onu “radyo pulsarlarının annesi” olarak tanıttı. İçinde bulunduğu çalışma Nobel Ödülü alsa da, kadın olduğu için ismine yer verilmedi. Yıllar sonra bu yanlıştan dönüldü ve onun adı da kazananlar arasında yerini aldı.
GE Türkiye olarak kadınların, özellikle de annelerin iş yaşamına katılıyor olmaları bizim en önemli önceliklerimizden biri. Kadınların bilim ve endüstri dünyasına kattığı yenilikler olmasa bugün teknolojinin bu noktaya gelmesi mümkün olmazdı.
Daha fazla annenin iş yaşamında olmasını diler, GE Türkiye Ailesi olarak tüm annelerin Anneler Günü’nü kutlarız!