Doğal gaz, enerji sistemlerinde kullanılan kömürün düşüşe geçmeye başladığı son on yılda büyük bir büyüme fırsatı yakaladı. BP Statistical Review‘a göre 2011'den bu yana, küresel olarak elektrik üretmek için doğal gaz kullanımı, kömür kullanımı büyüme oranının iki katından fazla olan %32 gibi muazzam bir oranda artış gösterdi.
Dünya genelinde, gün içinde herhangi bir anda 2.000 gök gürültülü fırtına aktiftir. Bu da yılda on altı milyon bu tür şiddetli hava olayı anlamına gelir. Genellikle, yakınlarda başka büyük yapıların olmadığı düz alanlarda yer alan rüzgâr türbinleri; birkaç yüz metre yükseklikleriyle, yıldırımlar için kolay hedeflerdir. Bir rüzgar türbini kanadına 20 yıllık süre içinde tahmini olarak ortalama 128 kez yıldırım çarpıyor ve bu da önemli ekonomik hasarlara yol açma potansiyeli taşıyor.
Karbondan Temiz Enerjiye: GE, Polonya’nın Karbonu Azaltmasına ve Yenilenebilir Enerji İçin Strateji Geliştirmesine Yardımcı Oluyor
Dört yıl önce Polonyalı yetkililer, muhtemelen Avrupa’daki son büyük kömür termik santralini inşa etmeyi planlıyorlardı. İşçiler temeli atmış, soğutma kulelerini yerleştirmişti. Varşova’nın kuzeydoğusundaki küçük bir şehir olan Ostroleka’daki 1000 megavatlık (MW) proje için kömür kazanları da çoktan seçilmişti.
Thomas Edison, dehanın %1'inin ilham %99'unun ise ter olduğunu söylüyor. Bir bakıma bu alıntı, GE"nin enerji üretimi için kullanılan HA gelişmiş doğal gaz türbinlerinin en son versiyonu GE 7HA.03 için de geçerli. Geçtiğimiz üç ay boyunca Greenville, Güney Carolina'daki yüksek teknolojili bir türbin doğrulama tesisinde GE mühendisleri, dayanıklılığını test etmek, verimlilik ve gücün her noktasını zorlamak için 7HA.03'ü saatlerce süren yorucu denemelere tabi tuttu.
Her evin bir elektrikli aracı, çatısında güneş paneli, garajında pil sistemi ve bir termostat veya sıcak su ısıtıcısı gibi birden fazla akıllı cihazının olduğu bir geleceği hayal etmek zor değil. Gerçekleşmesi için henüz yıllar olabilir ama enerji endüstrisi buna zeminini hazırlamaya başladı. Hatta güç operatörleri bu teknoloji için kendi jargonlarını oluşturdu bile: 'Dağıtılmış Enerji Kaynakları'.
Rüzgâr enerjisi, enerji sektörünün en hızlı büyüyen alanlarından biri ama yine de bu büyüme, başarılı bir rüzgâr santrali inşa etmenin basit olduğu anlamına gelmiyor. Türbin operatörleri; ortalama rüzgâr hızları, yerel düzenlemeler, elektrik piyasası dinamikleri ve daha fazlası hakkında bir veri yoğunluğu içinde kendilerine bir yol çizmek zorunda. Ardından seçtikleri alan için doğru türbini seçmek geliyor.
- Dünyanın en büyük halka açık şirketlerinin en azından beşte biri, net sıfır hedeflerine bağlılıklarını sürdürmekte ve çoğunun odaklandıkları nokta, kendi emisyonlarının çok ötesinde.
- Büyük kuruluşlar, dünyanın net sıfır emisyon hedeflerine ulaşması için ihtiyaç duyduğu teknolojiyi yenileme, finanse etme ve kurma konusunda ideal konuma sahip.
- Farklı şirketler, farklı roller üstlenmekte ancak hepsi sözü geçen enerjiden faydalanma ve harekete geçme anının şimdi olduğu fikrinde birleşiyor.
Dünyanın her yerinde, büyük şehirlerde ya da küçük k
Enerji dönüşümünün temel zorluklarından biri, yenilenebilir enerji kaynaklarını, geleneksel enerji üretim kaynakları kadar dağıtılabilir hale getirmek. Herkes daha fazla yenilenebilir enerjinin şebekelere aktarılması gerektiği konusunda hemfikir, ancak çok azı şebekelerin, rüzgar ve güneş sistemlerinin üretim şekli için gerekli araçları barındıracak şekilde tasarlanmadığının tam olarak farkında. Rüzgar her zaman esmez ve güneş her zaman parlamaz. Şebeke, insanlık tarafında inşa edilen en büyük endüstriyel sistemdir.
Amerika Birleşik Devletleri'nde elektrik üreten yalnızca bir adet açık deniz rüzgar santrali var, ancak işler hızla değişiyor. Amerika'nın Doğu Sahili boyunca birçok büyük rüzgâr enerjisi projesi halihazırda gelişim aşamasında ve endüstri ciddi yatırımlar almaya devam ediyor. Ancak rüzgâr türbinlerini kıyıdan uzaklara yerleştirmek mühendislik probleminin sadece bir kısmı. Operatörlerin ayrıca ürettikleri elektriği karadaki tüketicilere ulaştırmak için verimli bir yola ihtiyaçları var.