Günümüzde dijitalin, büyük verinin ve Endüstriyel İnternet’in dönüştürücü gücü hakkında hararetli tartışmalar yaşanıyor. Endüstriyel dünyanın sıkıntısı, bunun kişisel yaşamlarımızdaki ya da ofislerimizdeki gibi gerçekleşeceğini sanmamız; tek yapmamız gerekenin bir iPhone ya da iPad alarak açmak olduğunu düşünmemiz. Bu sayede anında daha etkin ve verimli hale geleceğimizi sanmamız.
Karadeniz Bölgesi’nin eğitim, sağlık, sanayi, ticaret, ulaşım ve ekonomi açılarından en gelişmiş şehirlerinden olan Samsun, jeopolitik konumu ve ileri sanayisi ile enerji üretiminde de çok büyük bir rol oynuyor. Samsun’da, Türkiye’nin en büyük 10 Doğalgaz Çevrim Santrali’nden bir tanesi olan OMV Samsun Doğalgaz Çevrim Santrali yer alıyor ve burada GE 9FB gaz türbinleri ile toplamda 887 MW enerji üretiliyor. Bu da Türkiye’nin enerji ihtiyacının yaklaşık %4’üne karşılık geliyor.
GE Sağlık Türkiye ve Liv Hospital, kansere karşı farkındalık yaratmak amacı ile yeni bir proje başlatıyor. “Kanserden Koşarak Uzaklaş!” sosyal sorumluluk projesi ile ilk etapta 1.500 kişiye kanser taraması yapılacak.
Dijitalleşmenin 2025 yılına kadar sanayide 3.7, akıllı şehir uygulamalarında 1.7, sağlık uygulamalarında 1.6 ve toplamda 11 trilyon dolar miktarında ek gelir yaratması bekleniyor.
Endüstri dünyasında siber riskler sorulduğunda şunu söylerim: İnternete bağlanabilmek için korunmanız şart…
Günümüzde şirketlerin -üretim kapasitesi, fiyat ve enerji kullanımı konularında- rekabet gücünü koruyabilmesi için dijital endüstriyel çözümleri benimsemesi gerekiyor. Bu da ekipmanların, tesislerin, sensörlerin, verilerin ve diğer varlıkların internete ve buluta taşınmasını gerektirir.
Kanada’da bulunan bir nehri, buranın yerlileri Mattagami adıyla anıyor. Yani “türbülanslı sular”. Anlaşılan o ki bu şiirsel isimlendirme bilimsel olarak da doğru. Bu nehir, bir hidroelektrik santrali için en doğru yerlerden biri.
Gelişen teknoloji, sanal gerçeklik ile birlikte artırılmış gerçeklik ve bunların karışımı olan karma gerçeklik gibi yeni uygulamaları da dijital fabrikaların yeni demirbaşları arasına katıyor. “Fabrikalarda Sanal ve Artırılmış Gerçeklikler” yazı dizimizin ikinci bölümünde bu farklı türden gerçekliklerin yaygın olarak kullanıldığı alanları ve yarattığı yeni ekonomiyi inceliyoruz.
Karma Gerçeklikler Çağı
Onukuri ve Johnson & Johnson’ın Üç Boyutlu Üretim Mükemmellik Merkezi’ndeki takımı, özel cerrahi araçları ve implantları üç boyutlu yazıcıda üretmek için yeni yöntemler geliştiriyor.
Onukuri şirket blog’unda; “Üç boyutlu yazıcı teknolojisi ile hastanın hasar görmüş kemiği yerine tam ihtiyacı olan parça kişiye özel boyutlarda üç boyutlu yazıcılarda üretebilir hale geliyor. Implant hatta binlerce kilometre uzaktan bir CT veya MR taramasına göre üretilebiliyor.”
Fransa’nın kuzeyindeki Bouchain kasabasının hemen dışındaki bir noktada çalıştırılan bir GE gaz türbini, 2016 yılında yakıt verimliliği açısından bir rekor kırdı ve Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. Bu türbin, verimlilik katsayısını sadece yüzde 62,2’ye çıkarmakla kalmadı, yarım saat gibi kısa bir sürede tüm gücüne ulaşma süresiyle de elektrik şebekeleri için önemli olan bir gerekliliği yerine getirip enerji tasarrufu sağladı.
Bir oyun unsuru olarak hayatımıza giren Sanal Gerçeklik (Virtual Reality -VR) ve artırılmış gerçeklik (Augmaented Reality -AR) artık dijital fabrikaların vazgeçilmezleri arasında. Yazımızın ilk bölümünde, hızla gelişen bu teknolojileri ve bazı uygulama örneklerini biraz daha yakından tanıyoruz.